Virüsün gıda dışında vurmadığı sektör yok gibi.
Gıda dışındaki tüm sektörler zor günler geçiriyor.
Bunların içerinde öyle bir sektör var ki bozkırın abdalları.
Bunların durumu daha da vahim.
İnsanların en çok endişesi, korkusu virüsün ne zaman gideceği…
Normale ne zaman dönüleceği…
Günü birlik evine nafaka götüren insan sayısı ülkemizde çok fazla…
Kazançları günü birlik olanlar perişan durumda.
İlimizde mevsimlik iş yapan abdallarımız var.
Bunların mesleği çalgıcılık…
Kırşehir’in adını dünyaya duyuran bozkırın sesleri…
Dededen baban ne gördülerse onunla uğraşıyorlar…
Ata mesleği, dede mesleği, davul, zurna, saz, keman, darbuka…
Mesleğinin içerisinde iyi olanlar olduğu gibi beceremeyenlerde yok değil.
Birbirlerini dengeleyip ömürlerini sürdürüyorlar.
Bu güzel insanların birlikte yaşamaları, bir arada olmaları, getto yaşantılarını bırakmamaları…
Haftanın iki günü düğene giderler onunla geçimlerini sağlarlar.
Düğünlerimizin vaz geçilmezleri…
Bunların işleri Haziran ayında başlar, Eylül ayında okuların açılmasıyla son bulur.
Bu arada ne biriktirdilerse bir yıl onunla geçimlerini sağlarlar.
Bu senede virüs çıktı.
Düğün dernek ne olacak bilen yok.
Düğün salonları ne zaman açılacak beli değil.
Bozkırın abdalların, sanatçılar, yaptıkları Müzik sahnesiyle hayatını idame etmek zorunda olan insanlar…
Korona yani salgından dolayı her meslek de olduğu gibi abdallar da bu durumdan oldukça etkilendi…
Sosyal mesafe kısıtlaması ile sahne emekçileri mağdur durumda…
Düğünler vs…
Her şey iptal olmuş durumda…
Ev geçindirmenin yanında, ailesini de geçindirmeye çalışanları zor günler bekliyor.
Garipler Kara kara düşünür oldular…
“Bu salgın nereye kadar gidecek bizim sezon geldi deyip duruyorlar”..
Müzik ile geçimini sağlayan başka hiç bir iç güç bilmeyen abdalar topluluğu, çaresizlik içinde ceplerine derman arıyorlar.
Müzik sevenlerle buluştukları iş yerleri de kapatıldı.
Sosyal mesafeyi koruma zorunluluğundan dolayı iş yerleri de kapandı.
Tümden aç kaldık diyorlar.
Hayat tekrar normale dönünceye kadar müzik aşkıyla yoğrulanların Abdalların yanında olması, ekonomik destek vermesi gerekir.
Ayrıca Kırşehir Belediyesi de imkânlarıyla onların yanında olmalı diye düşünüyorum.
Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından da Kırşehir Abdalları destek görmeli.
Gıda yardımında bulunan Sivil Toplum Kuruluşları da Kırşehir Abdallarını unutmamalı.
Çünkü bunlar Anadolulun Türkmen geleneğinin son halkaları, Kırşehir Abdallarına sahip çıkmalı.
Düğünlerin, Nişanların kısacası gençlerin mutluluğunu taçlandırmak için sesleriyle, sazlarıyla, kemanlarıyla, davullarıyla, zurnalarıyla, emek sarf eden abdallarımızın yanık seslerine devlet yetkilileri kulak vermeli.
Esnafa can suyu veren devlet bunlara da cep suyu olacak imkânlar sağlanmalı derim.