Kırşehir

İSRAFLARIN ÖNÜNE GEÇİLEMİYOR 

 Zafer Çam 

Halka kemer sıktıranlar. 

Gerçi kemerde delik de kalmadı ya. 

Giydiği elbise üzerinde emanet gibi duruyor. 

Bu ülkede aç mı var diyenler. 

Birazda kendinize bir baksanız diyeceğim ama. 

Sizde kemer sıkma derdi yok. 

Üzerinizde marka takımlar duruyor. 

Sofralarınızda eksik yok. 

Asgari ücretle çalışmadığınız belli. 

Halkın emeğini her yerinize tepiyorsunuz. 

Kul hakkı demiyorsunuz. 

Bolca yiyorsunuz. 

Yetimin malını, yoksulun emeğini korumalıyız demiyorsunuz? 

İktidarların yönetimlerin bir emanet olduğunu bilmiyorsunuz? 

Savurganlık almış başını gidiyor. 

Kurumlarda, harcamalar, yatırımlar adıyla. 

Yık yenisi dik. 

Sök tekrar yap. 

Kaldırım taşları değiştir. 

Park, bahçe, çiçek, dal düzenle. 

Heykel, tıraş işimiz oldu. 

Bugün halka kemer sıkınız diyenler. 

İktidara gelecekleri günlerde ‘ülkede güçlü bir şekilde’ lojman ve araç saltanatını ortadan kaldıracağını dillendirmişlerdi, hatta vaat etmişlerdi…  

Benim gördüğüm ve bildiğim kadarıyla şimdiye kadar TBMM lojmanları dışında el değiştiren olmadı. 

Ya da alınıp satılan lojman olmadığı gibi… 

Kamu kurumlarında bulunan araçların siyah plâkaları beyaza dönüşmesinin ötesinde de  araç saltanatında azamla olmadığı gözlemleniyor maalesef… 

Dinimizce israfın her türlüsü haramdır. 

Bunun bilincinde olanlar bugün bu koltuklarda kurulanlar değil mi? 

İsrafın haram olduğunu Kuran’da okumak değil, pratik hayatımızın içerisinde uygulamakla görevliyiz. 

Ancak, ülkemiz de başta kamu kurum ve kuruluşları olmak üzere devlet dairelerinde israfın bir türlü önüne geçilemiyor… 

Ülkemizdeki çeşitli resmi hizmetlerde kullanılan makam aracı savurganlığı almış başını gidiyor. 

Her makam aracına bir şoför, yanında koruma ordusu olanlar. 

Kurumların servis araçları… 

Kamu kurum, kuruluşlarına ait lojman ve misafirhaneler.  

Ve Türkiye de bulunan makam araçlarının sayısı Avrupa ülkelerinin tamamından daha fazla deniyor! 

Şunu da hatırlatmakta fayda var.  

Bu gerçek bugünün değil, AK Parti Hükümetleri öncesinin de bir gerçeği… 

Yalnız bu gerçeği gören Ak parti iktidar olmadan bunları dilendiriyordu. 

Ak partide onlara benzedi. 

Kısacası israf veya savurganlık sadece bugünün değil yılların bir gerçeği.  

Ancak, ne olursa olsun bu gerçek kıt kanaat geçinen Milletimizi rahatsız ediyor ve Milletimiz bu israfın bir an önce ortadan kaldırılmasını ya da asgarî seviyeye çekilmesini istiyor.  

Dolayısıyla da en azından devlet israfının önüne geçilmeli… 

Yani yukarıda da ifade etmeye çalıştığım gibi, Dinimize göre israfın her türlüsü haramdır, günahtır…  

Hele hele devletin, dolayısıyla da milletin malında, tüyü bitmemiş yetimlerin mülkünden veya tasarrufundan israf etmek daha büyük haramdır, günahtır! 

Bugün harcaya bilirsiniz, birde bunların hesabının olduğu günlerin yakın olduğunu bilin. 

.

.