Kırşehir

SİZİ DİNİ DARLAR

Zafer Çam

Siz dini darlarsınız.
Din tüccarlarısınız.
Seçim yaklaştıkça dini darlaşıyorsunuz.
Uydurduğunuz dinden sapıklığınıza meşruiyet çıkarmak istiyorsunuz?

Atalarınızdan devraldığınız islam coğrafyasında müslümanlarının dininin gölgesinde siyasetinize ticaretinize çıkar elde ediyorsunuz . .

Ülkenin camisi, hacısı, ümrecisi milyonlarca.
Namaz kılanı sayısızca olan bir ülkede yaşıyoruz.

Ülkede din tacirleri güya Allah’a yakın olmaya çalışıyor görünümündeler.

Bunlar Allah’a degil işlerine geldiği gibi Müslüman görünmeye çalışıyorlar.

Din tüccarlarının camideki Allahı sokakta,ticarette, siyasette yeri yok.

Din tüccarları yüzünde Camiler haftada bir gün günah çıkarma kiliselere benzer olmuş.

Namazlar beş vakit camide kalmış.

Namaz Kötülüklerde alıkoymayan gösteriş olmuş.

Hac ibadeti özünde kopmuş el gördü olmuş şeytan taşlamaya
gidenlerle geri dönmüş.

Ümreler sosyete seyahat turizmi olmuş.

Seçim öncesi ümre pozları, cami turları, baş bağlama sıklaşıyor.

Dinin özü dini darlar elinde bozuluyor.

Dinin sahibi Allah,kitabı Kuran elçi Hz.Muhammed (sav).

Allah’ın koydu ölçülerde Müslüman olunur.

Hüküm Allah’ın.
“Allah ve resulü herhangi bir konuda hüküm verdiklerinde artık mümin bir erkek veya kadın için işlerinde tercih hakları yoktur.

Allah’ın ve resulünün emrine itaat etmeyenler doğru yoldan açıkça sapmışlardır.

Öyle insanlar vardır ki yaptıkları ibadetleri Allah (cc) rızasını kazanmak için değil de başka insanlara gösteriş için yaparlar.

Onların sonu da kâfirlerin sonu gibi cehennem de olur
Beşerî sistem sahipleri, ülkelerinin anayasalari ile ilgili “Bu anayasa herkesi bağlar ” veya ” hiç bir yasa, yönetmelik ve genelge anayasaya aykırı olamaz”gibi bağlayıcı sözler ederler ya, işte aynı onun gibi biz de diyoruz ki , bizim iman ettiğimiz bir Allah’ımiz var .

O’nun görevlendirdiği bir peygamberi ve kendisine vahyettigi bir kitabı var.

İşte bu kitap ve O’nu getiren peygamberin çizdiği yola uymak Müslümanım diyen herkesin boynunun borcudur.

” Bana göre böyle olmalı” yerine “kitap ve peygamber ne diyorsa o” demekle yükümlüyüz.

O kurallar hepimizi bağlar.

Kararı Allah ve Resulü verir, uygulaması bize düşer.

Bizler Kuran’ın ayetlerini kendimize uydurmak yerine kendimizi Kuran’ın bütününe uymanın yolunu bulmalıyız.

Bulmadığımız sürece de doğru yolu bulmamız asla mümkün olmayacaktır.

Bizler Müslümanız hamdolsun , kitabı uyarız, kitabına uyduranlardan Allah’a sığınırız!

Rabb’im Kur’an da peygambere uyanlardan eylesin!

Emretmiş olduğu gibi dost doğru yolunda ayırmasın!
Ben müslümanlardanım diyenlerin yanında olmayı nasip etsin.

.