.
İnsanlık, tarihe yön veren dönüşümlere tanıklık etmiş, benzersiz bir coğrafyanın zengin mirasına sahip olan Kırşehir de, tarih her geçen gün maalesef yok oluyor.
Geçen gün paylaşım sitelerinde Kırşehir’in tarihi Sülükçü kahvesi adıyla bilinen yapının belediye emriyle yıkıldığını ve yerine yenisinin yapım izni verilmediğini gündeme getirmiştim.
Düşüne biliyor musunuz belediye emriyle yıkılıyor.
Bu şehri kimler korumalı seçilmiş belediyeler değil mi, fakat ne hikmetse belediye emriyle yıktırılıyor.
Yurt dışından, il dışından ve şehrimizde bulunan duyarlı Kırşehir’li hemşerilerimizden o kadar çok mesaj aldım ki burada onları yayınlamam mümkün değil.
Hepsinin göstermiş oldukları Kırşehir sevgilerine buradan teşekkür etmek istiyorum.
Anadolu’nun bozkır şehri Selçukluya örnek, Osmanlının kurulmasında maya olmuş.
Kadim şehir her geçen gün tarihi dokulardan uzaklaşmakta…
Köylerden şehirlere göçle birlikte halk kesimlerine koruma bilinci kazandırılamamış.
Tarihi ve kültürel değerleri korumanın önemi topluma anlatılamamış.
Ekonomik ve toplumsal dönüşümlerin çalkantılarına karşı bilinç oluşturulamadığından, Kırşehir merkezinde yaygın bir yıkım, kıyım ve tarihi kayıp yaşanmış.
Yıkılan tarihle birlikte ilimizde Selçuklu, Osmanlı kültürü de yok olmuş.
Ülkenin toplumsal ve kültürel özünü büyük ölçüde yaralayan, şehirlerimizi gündelik çıkarlara feda eden, zevksizlik örneği, atalarının incelikli ve saygılı estetik anlayışından habersiz bir toplum oluştu, giderek kimliğinden uzaklaşıp savrulmasına neden oldu.
Bugün Kırşehir’de tarih diye bileceğimiz bir kaç cami, kümbet dışında nereyi göstere bilirsiniz.
Tarih kokan bir mekânda misafirlerinize çay kahve ikram edeceğiniz bir yer var mı?
Yıllardır şehrin göbeğinde duran yığma bir topraktan başka ne var.
Halk arsında ismine de kale denmiş.
Kaleye benzer taştan yapılmış ne bir sur, nede bir kalıntı gözükmekte.
Sözüm ona kale ve etrafı bugün koruma altında, yapıya çivi bile çakılmaya izin verilmiyor.
Neden izin verilmiyor oda bilinmiyor.
Koruma altında yığma toprağın altında tarih var deniyor.
Nasıl bir tarih, kim yatıyor, kimlerin kalıntısı var efsaneden başka bir şey yok.
Varsa da ilin sahibi yok.
Yılardır şehrin merkezinde duran kaleyle ilgi bu güne kadar ne tür bir çalışma yapıldı.
Üzerinde tarih gibi duran caminin dışında bir ortaokulumuz vardı oda seçilmişler sayesinde yerle bir oldu.
Geriye bir toprak yığınından başka bir şey kalmadı.
Geçmişte kalenin etrafını sur gibi çevreleyen güzelliğini yansıtan tarihi iş yerleri vardı.
Bunlardan bir tanesi de “Sülükçülerin Kahvesi” adıyla anılırdı.
Şimdi maalesef yok oldu. Sülükçülerin Kahvesi ile birlikte burada yaşanan anılar da yok oldu.
Yüz yılık tarihi kahve bir gecede belediyenin emriyle yerle bir oldu.
Bugün Sülükçüler konağına benzeyen Sülükçülerin Kahvesini Kırşehir de herkes bilir.
Bizim çocukluk yıllarımızda Sülükçülerin kahvesi bir buluşma adresiydi.
Ne kadar kahve olarak bilinse de, baktığınızda yüksek içi ahşaptan yapılı, Osmanlı mimarisi ile tasarlanmış mimari özeliği olan bir kahve bugün yok.
Neden yok? Bunun sorumlusu bu şehrin yörecileri.
Şehrin yöneticileri şehrinin tarihini nasıl koruyacağını, nasıl önlem alacağını, yeniden nasıl hayata sunacağını dair belirlemiş bir politikası yok.
Var da yer sahipleri olarak bizler mi bilmiyoruz?
İlimizin seçilmişleri, atanmışları niçin varlar, şehrin sorunlarına çözüm bulmak için değil mi?
Çözüm bulan var mı?
Şehrimiz anıtlar kurulunda nereye bağlı Nevşehir, neden Nevşehir bağlıyız.
İl iken kaza olduk, Nevşehir’e bağlandık, anıtlar kurulu da hala Nevşehir’e bağlıyız.
Kırşehir il değil mi, anıtlar kurlunu neden ilimizde oluşturmuyoruz?
Nevşehir de tarih var da, bu şehirde yok mu?
Nevşehir anıtlar kurulu bu ile ne kadar katkı sunabilir?
Değerli Kırşehir sevdalıları sorun Nevşehir anıtlar kurlu değil, sorun şehri yönetenlerin sorunu.
Sorunlarınızı, dertlerinizi anlatamazsanız bir proje sunmazsanız anıtlar kurlu ne yapsın.
Seçilmişler ve atanmışlar Kırşehir’de böyle bir sorun var ne yapabiliriz diye ne zaman bir araya gelip gündem oluşturdular?
Yetkililer kale civarındaki işyeri ve mal sahiplerini toplayıp hangi bilgiyi sundular?
Anıtlar kuruluna gidip kale etrafıyla ilgili şöyle bir çalışmamız var bize ne önerirsiniz diyen bir yetkili oldu mu?
Mal sahipleri geçmişin aynısına uygun proje yapayım diyor kurumlar izin vermiyor.
Etrafında yığılı tarihi kaleye dokunamazsınız, kurul izin vermiyor, yapamazsınız diyerek tarihi işyerleri konaklar bir bir yok oluyor.
Bugün aynı yerler bakımsızlıktan yapı izni verilmediğinden harabe gibi duruyor.
Her geçen gün tarih sorumsuzların yüzünde yok oluyor.
Bunlardan birisi de tarihi Sülükçülerin Kahvesi…
.