Son bir aydır hem Türkiye’de, hem dünyada tek bir gündem var oda Korona Virüs salgını.
Türkiye’den Avrupa’ya giden mülteciler.
Sınır kapısında Yunanlıların mültecilere zulmü…
İnsan hakları, demokrasi söylemleri hepsi unutuldu.
Dünyada ve ülkemizde ekonomik krizler, piyasalar ne durumda.
Yanı başımızda Suriye’deki hadiseler, gelişmeler, yaşanan dramlar bırakıldı.
Devletler bir anlamda can derdine düştü.
Böyle mi olmalıydı?
Şayet bu salgın, planlı bir hareket ise, baştan itibaren böyle mi kotlanmıştı?
Yoksa belirli bir noktadan sonra planlayanların kontrolünden çıkmış mıydı?
Her neyse bu virüs daha çok konuşulacak gibi gözüküyor.
Dünyayı ve ülkemizin gündemi korona virüsü olsa da…
Günlerce halkın gündeminde olan iki siyasi parti sonunda muratlarına erdiler.
Baharı görmeden çiçek açtılar.
Her iki kurucu liderlerde sonunda partilerine kavuştular.
Günlerce birlikte ortak parti kuracaklar sözleri konuşulduysa da işler konuşulanlar gibi olmadı.
Yüksek irade bir olmayın, diri olmayın, ayrı ayrı olun daha kolay olun dedi.
Dedikleri gibide oldu, her iki partide ayrı isimler adıyla meydanlara indi.
Davutoğlu’nun partisi aylar öncesinde kurulduysa da.
Babacanın partisi çok bekleniyordu, o da nihayet siyasi sulara kendini bıraktı.
Babacan’ın partisin de kurucular kim olacak Abdullah Gül var mı bunlar şimdilik konuşulmuyor.
Ülkemizde Virüs en çok Babacan’ın partisi DEVA’YI vurdu gibi.
Gündemde Babacan’ın partisi hiç konuşulmadı.
İnsanların ve ülkenin gündemine hiç gelmedi sanki.
Çünkü dünyanın gündemi, ülkemizin gündemi ölümlü virüs korona oldu.
Son günlerde insanlar partiyle değil canıyla meşgul oluyor.
Yeni parti kurulmuş kimin umurunda.
İnsanların her anı korona virüsü, dünyada kaç insan öldü ne kadar virüs taşıyıcı var.
Bunlar konuşulsa da Ali Babacan DEVA olarak partisini adını belirledi.
Belli ki Türkiye’nin dertlerine DEVA olma iddiası içinde olacaklar.
Bunun için Ak Parti’den ayrıldılar.
Pek çok ismin Babacan’a destek verdikleri belli ama bunu açıkça yapmaktan çekindikleri söyleniyor.
Nede olsa hala iktidarda Ak Parti ve Recep Tayip Erdoğan var.
Şimdilik Babacan’ın yanında gözükmektense perde arkasında durmak daha güvenceli diyenler bunlar.
Önemli bir bölümü ise “Bekleyelim görelim” havasındalar gibi.
Kırşehir siyasi kulislerinde Babacan’ın partisine yeşerenleri duymaktayım.
Bunlar her zaman taze testiye koşanlardan.
Hani bizde bir söz vardı “yeni testinin suyu soğuk olur “derlerdi.
Kırşehir’de babacan’ın DEVA partisine göz kırpanların birçoğu eski Ak Parti’liler.
Ak Parti de tutunamayıp, yer bulamayan, iş, aş, servet edinemeyenler gibi görüyorum.
Her zaman yeni kurtulacak partiler elbette şehirlerde yapılanmaya gideceklerdir.
Şehrin ileri gelen, akil durumda olan insanlara teklif götüreceklerdir.
Çünkü ne kadarda olsa her zaman yeni kurulan bir partiye ve ismine yakışır insanlar aranır.
İstedikleri birikimde olmayan insanlar bulunmaz ise ne bulurlarsa onunla yola çıkarlar.
Bugün Kırşehir’de dertlere DEVA denilen bir partinin içerisinde yer alacakları halk bekliyor.
Babacan’ın yeni kurulan partisi bu ülkenin dertlerine sorunlarına DEVA olabilecek mi dersiniz?
